14 Ocak 2012 Cumartesi

METRO GÜNLÜKLERİ l

Metroda, yürüyen yoldayım. Hem ben, hem yol yürürken yandaki duvarda Johnnie Walker’ın ilanını görüyorum: Keep walking.
Reklamda da, sanatta da ‘kısa’nın vurucu etkisini göstermiyor mu bu örnek?

İyi bir buluş karşısında duyduğum takdir ve beğeni ile beynimde bir gülümseme nöronu hareketleniyor, belki yüzümde bile.
On sene önce staj yaptığım Şişhane’deki ofise şimdi başka bir pozisyonda gidiyorum.
Lego kutusuna benzeyen hayatı döküyorum metro yollarına.
Parçaların değişmesiyle başka başka formlar çıkıyor ortaya...
Duvar boyunca İstanbul’un eski zamanlardaki ulaşım araçlarının bir dolu fotoğrafı asılı.
En çok hangisini beğeniyorum? İşte bu.

 
‘Vapur iskelesinin çıkışında bekleyen fayton.’ En çok bu hoşuma gidiyor.
Vapur da var, fayton da…
Ama artık bu kompozisyon yok İstanbul’da. Kimseyi vapurdan indiğinde fayton beklemiyor.
Geçmişin masala dönen gerçeğine bakıyorum.
İlandaki gibi belki… Yürümeye devam…
Daha önce bir arada olan öğeler ayrışıyor, legolar dağılıyor, yaşam evriliyor.
Şişhane’ye çıkarken bunu düşünüyorum. Onca zaman sonra Şişhane’nin nasıl baş döndürücü bir hızla değişmiş olduğunu…
Şişhane farklı, ben farklı… fayton farklı, vapur farklı…
Ya da…
Şişhane aynı, ben aynı… fayton aynı, vapur aynı…
Nereden bakarsanız…
Netlik aynı, yorum farklı.
keep walking, keep walking..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...