29 Mayıs 2015 Cuma

Mario Vargas Llosa, Borges'i nasıl anlatıyor?



Llosa, Genç Bir Romancıya Mektuplar'ın her bir bölümü ile kurgu labirentini ele alır.
Bu labirentin bir sapağında Borges'e rastlamak da günün yazın macerası olsun. Zihindeki Borges dosyasına kendiliğinden kaydolan gözalıcı anlatımla...

"Borges'in üslubu bu konuları bir potada kaynatıp bölünmez bir alaşım haline getirir, okuyucuysa öykülerinin ve hakiki kurmacalar kadar yaratıcı ve yetkin denemelerinin daha ilk cümlelerinden itibaren metinlerin ancak böyle, bu zekâ ve ironi dolu dille ve matematiksel bir kesinlik ile - artan veya eksik kalan hiçbir sözcük bulunmadan - yazılabileceğini; zekâya heyecanlara ve hislere ayrıcalık tanıyan, gösterişi tekniğe dönüştüren, aşırı duygusallığın her türlüsünden kaçınan, bedeni ve şehvet düşkünlüğünü görmezden gelen (veya onları insani varoluşun değersiz birer belirtisi addedip tamamen birbirinden ayıran) ve hemen her zaman öykülerinin konularını oluşturan akıl labirentlerini veya barok yapıları, yani muhakemelerindeki karmaşıklığı serin bir meltem gibi yatıştıran ironisindeki incelik sayesinde insancıllaşan soğuk bir zarafet ve asil bir arsızlıkla aktarabileceğini anlar. Bu tarza renk ve zarafet katan en önemli özellik, şiddetli ve beklenmedik mecazları, fikirleri toparlamak veya karakterlerin fiziksel yada psikolojik özelliklerini vurgulamakla kalmayıp Borgesvari bir atmosfer için de gereken bu sıfat ve zarfların okuyucuyu sarsan cüretkâr ve acayip biçimlerde kağıda dökülmesidir."

1 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...